RESILIENT LİDER: SÜRDÜRÜLEBİLİR LİDERLİK

Arka arkaya yaşanan krizlerin doğal bir sonucu olarak birçok şirket maliyet azaltacak tedbirler alma yoluna gitti. Ancak son dönemde yavaş da olsa artış gösteren tüketici talepleri göz önüne alındığında, şirketler maliyet yönetiminden kârlı bir şekilde büyüme odağına kaymak durumundalar. Bu sebeple, değişimin gerekliliğini kavrayan ve hızına ayak uydurarak inovasyonlar ile şirketlerini geleceğe taşıyan liderler çok daha önemli hale geldiler.

“Çalışan Değeri” ve “Çalışan Bağlılığı” gibi başlıkların şirketlerin itibar ve yetenek yönetiminde büyük rol oynamaya başladığı günümüzde, “Kurumsal Sosyal Sorumluluk” ve “Sürdürülebilirlik” çabaları özellikle güçlü bir işveren markasının yaratılması adına vazgeçilmez oldular.

“Sürdürülebilir Liderlik” kavramı ise liderliğini ne kadar uzun ve her ne pahasına olursa olsun sürdürebilmek değil, etki alanında olan sistemi; 
Kalıcı
Sürekli gelişen
Fark yaratan
Yenilikçi yollar ile sürdürülebilir çözümleri üreten
Birlikte ve ortak amaç etrafında çalışmaktan keyif alan
Ortak değerleri olan ve ortak değerlerine sürekli sahip çıkan 
Ortak vizyonu tanımlayan 
“Burada ve bu sistemde ne oluyor?” sorusunu sürekli sorabilen
Değişime çabuk uyum sağlayabilen 
Gerektiğinde risk alabilen
Her alanda ve aşamada katılımcı müşteri deneyimleri yaratarak, müşteri etkisine açık olan
Sistemi değişen müşteri taleplerine göre uyarlayabilen
Kısa süreli başarıdan daha çok, süreçten keyif alarak başarıyı sürdürülebilir kılmayı amaçlayan bir “sistem” haline getirebilmektir.

Küreselleşme ve artan rekabet, yaşamı her geçen gün daha da karmaşıklaştırmakta, sistem üzerinde baskı oluşturmakta ve liderlerin koşuşturmaca içerisinde neredeyse kendisini unuttuğu bir ortam yaratmaktadır. Böylesi bir ortamda liderler mevcut bilgi, beceri ve yetkinliklerine ilave olarak farklı fikirlere, yaratıcı düşüncelere ve en önemlisi de davranışsal açıdan çok daha farklı ve etkin yaklaşımlara ihtiyaç duymaktadırlar. 

Ayrıntılı bilgi için bizimle iletişime geçebilirsiniz